UlkuGulu.Hareket-Forum.Net
Ülkü Gülü Forum Sitesine Hoşgeldiniz

Sitemize üye olarak sizlerde paylaşım yapabilir, sitemizin sosyal faaliyetlerinden haber alabilirsiniz.

Üye iseniz Lütfen Üye Adınızla giriş yapınız
UlkuGulu.Hareket-Forum.Net
Ülkü Gülü Forum Sitesine Hoşgeldiniz

Sitemize üye olarak sizlerde paylaşım yapabilir, sitemizin sosyal faaliyetlerinden haber alabilirsiniz.

Üye iseniz Lütfen Üye Adınızla giriş yapınız
UlkuGulu.Hareket-Forum.Net
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

UlkuGulu.Hareket-Forum.Net

ÜLKÜGÜLÜ | UlkuGulu.com | facebook.com/UlkuGuluyuz
 
YERE DÜŞMÜŞTÜ Anasay11AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 YERE DÜŞMÜŞTÜ

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
arslankurtalp
BalaKurt
BalaKurt
arslankurtalp


Erkek
Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 49
Doğum Tarihi Doğum Tarihi : 19/01/85
Yaş Yaş : 39
Nerden Nerden : Ötüken
İş-Meslek İş-Meslek : Siyaset-Edebiyat-Tarih
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/03/09

YERE DÜŞMÜŞTÜ Empty
MesajKonu: YERE DÜŞMÜŞTÜ   YERE DÜŞMÜŞTÜ Icon_minitimePaz 8 Mart 2009 - 18:45

YERE DÜŞMÜŞTÜ…

(Kerkük'te, Musul'da, Erbil'de Telafer'deki soydaşlarımıza uygulanan zulüm üzerine yazılmıştır.)

Yere düşmüştü…
Kan damlıyordu sinesinden. Çevresinde “O”nu umursayan biri yoktu. Herkes kendi derdine düşmüştü. Bombalar patlıyordu ardı sıra. Bir çocuk çığlığı duyuluyordu uzaklardan, ama bomba seslerini bastırmaya yetmiyordu.

Yere düşmüştü…
Kalkmaya mecali yoktu. Saatler geçmesine rağmen “O”nu kaldırmaya gelen de yoktu. Patlamalar kesilmişti. İnsanların feryatları gecenin karanlığını yırtıyordu. “O”nu umursayan, yine yoktu.

Yere düşmüştü…
Binaların altında kalmamıştı; yıkıntıların arasında, görünen bir yerdeydi. Ama değil binalar, dünya üstüne yıkılmıştı sanki. “O” böyle bir yaşama alışmamıştı. Kibirli değil, gururluydu. Barut kokusuna yabancı değildi, ama hep başı yüksekte yaşamıştı. “O”nun yerini başkalarının almasını hazmedemiyordu. Çatmıştı çehresini bir kere. Çevresinde tebessüm edecek birini arıyordu, ama kimsecikler yoktu “O”nu fark eden.

Yere düşmüştü…
Çevresinde koşuşan insanları tanıyordu. Onların dedelerini daha iyi tanıyordu. En zor zamanlarında “O”na omuz verenlerdi onlar. Şehadetlerini de görmüştü. Tabutlarına sımsıkı sarılmıştı son yolculuklarında.

Yere düşmüştü…
Dedelerin torunları uykudaydılar. Kan kokusu barut kokusunu bastırıyordu. Ama onları uyandıramıyordu. Kan kokusu yayılıyordu etrafa. Etrafta torunların başka akrabaları da vardı. Ama onlar da uyuyordu. “O”, onların dedelerini de çok iyi tanıyordu ve o gün torunların hâlini gördükçe dedelerine hasret duyuyordu.

Yere düşmüştü...
Çatmıştı çehresini. Kızmıyordu; üzülüyordu, kahroluyordu. Hâlâ “O”nu kaldıran biri çıkmamıştı. Ama küsmemişti kahrolsa da üzüntüsünden. Küsemezdi onlara. Dedelerinin hatırı vardı. Ümidini yitiremezdi. Ümit en önemli silahları olmuştu en dar zamanlarında.

Yere düşmüştü…
Bomba sesleri arasında bir çocuk ağlaması işitti. Bir gün önce de duyduğunu hatırladı bu sesi. Ama bu defa ses yakından geliyordu ve gitgide yaklaşıyordu. Küçücük bir gölgeydi yanına gelen. Ümitlenmişti, ümidinin boşa gitmediğini görüyordu. Üstü başı perişan bu küçük çocuk kaldırmıştı “O”nu. Belliydi, dedelerinin kanını taşıyordu; hiçbir zaman “O”nu yalnız bırakmayan, şehadetlerinde tabutlarına sarıldığı dedelerinin.

Yere düşmüştü ve bir çocuk kaldırmıştı “O”nu…
Derken bir gölge daha fark etti. Hasretle baktığı gölge kendi gölgesiydi. Ne çok özlemişti onu. Ve bir gölgenin kendi gölgesine karışmakta olduğunu gördü. Bir anneydi bu kez gelen. “O”nu kaldıran çocuğun annesi. Gelir gelmez çocuğu değil, “O”nu bağrına bastı, öptü, kokladı. Çok yakından tanıyordu anlaşılan. Belliydi, o da dedelerinin kanını taşıyordu. Çöktü dizlerinin üstüne, ağlıyordu. Toprağa düşen yalnız gözyaşları değildi. Kanı damlıyordu toprağa gözyaşlarıyla yarışırcasına. Gözyaşı mağlup olmuştu bu yarışta, kesildi. Kan sızmaya devam ediyordu. Çocuk ağlıyordu, bilmiyordu ölümün mesken tuttuğu sokaklarda ölümün ne olduğunu. Ama anlaşılan hissedebiliyordu. “O” ise şehadetine tanık olduğu kadının üstüne kapanmıştı, tıpkı dedelerinde olduğu gibi.

Bayrak yere düşmüştü…
Ve bir çocuk kaldırmıştı “O”nu.
Ama şimdi çocuk ağlıyordu.
“O” ise kendisini kaldıracak birini arıyordu.

Arslan KURTALP
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Misafir
Misafir




YERE DÜŞMÜŞTÜ Empty
MesajKonu: Geri: YERE DÜŞMÜŞTÜ   YERE DÜŞMÜŞTÜ Icon_minitimePaz 8 Mart 2009 - 19:08

Öncelikle eline sağlık abi gerçekten güzel ve insnalara mesaj veren bi yazı.

Buradan da anlıyoruzki bir Türk gerekirse canını verir ama toprağını vermez.Sancağını yere düşürmez.

Yalnız kendimce bi yorum daha getirmek istiyorumki orda yani yerde yatan çocuğun elinden tutcak kimseyi bulamaması bir ayıptır...

Çünkü bir hadisde de belirtildiği gibi ''Müslüman Müslüman'ın öz kardeşidir,ona zulmetme z ve zulmedilmesine de izin vermez''

Soydaşlarımıza yapılan her türlü zulüm bize de yapılmış demektir.Onlar soydaşımız olmakla kalmayıp aynı zamanda din kardeşlerimizdir.Onlara yardım etmeyen zulmeden bir müslüman devleti varsa o devlet utanmalıdır bence...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
arslankurtalp
BalaKurt
BalaKurt
arslankurtalp


Erkek
Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 49
Doğum Tarihi Doğum Tarihi : 19/01/85
Yaş Yaş : 39
Nerden Nerden : Ötüken
İş-Meslek İş-Meslek : Siyaset-Edebiyat-Tarih
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 08/03/09

YERE DÜŞMÜŞTÜ Empty
MesajKonu: Geri: YERE DÜŞMÜŞTÜ   YERE DÜŞMÜŞTÜ Icon_minitimePaz 8 Mart 2009 - 19:23

Yorumun için teşekkürler kardeşim, düşüncelerinde çok haklısın.

Tarih boyunca kullandığımız sancaklar bize kimi zaman böyle kızmışlar. O dönemler milletin üstüne ölü toprağı serpilmiş dönemler olmuş. Nasıl ki Merhum Mehmet Âkif "Çatma" diye sesleniyordu o güzel şiirinde. İşte böyle dönemler olmuş, ki öyle dönemlerden geçiyoruz.

Ama bunları bize söyleyen tarih şunu da söylüyor ki bayrağımızın bize kaşlarını çattığı vakitlerin hemen ardından millet olarak silkinişe geçmişiz. Özümüze dönüp, düşmekte olan sancağı göklere kaldırmışız, kurt başlı tuğlar dikmişiz.

Her ne kadar zulme uğrayan Türk illeri için fiilen bir şeyler yapamasak da, fikren bu mücadeleyi yaşatmaya çalışıyoruz. Ümidimizi kaybetmiyoruz; çünkü tarih bize ümidimizi kaybetmememiz gerektiğini; Kür-şadların, Mustafa Kemallerin dilinden haykırıyor.

Mücadelemiz son nefer, son nefes, son damla kana kadar işte bu yüzden sürecektir.

Allah yar ve yardımcımız olsun.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
ÜLKÜSERAP02
Yetkili Asena
Yetkili Asena
ÜLKÜSERAP02


Kadın
Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 882
Doğum Tarihi Doğum Tarihi : 01/04/89
Yaş Yaş : 34
Nerden Nerden : Adıyaman/Besni
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 09/02/09

YERE DÜŞMÜŞTÜ Empty
MesajKonu: Geri: YERE DÜŞMÜŞTÜ   YERE DÜŞMÜŞTÜ Icon_minitimePaz 8 Mart 2009 - 19:41

YÜREĞİNE KALEMİNE SAGLIK ABİ.HERZAMANKİ GİBİ GÜZEL BİR KONUYA EL ATMIŞSIN.
YÜCE ALLAHIM SANCAĞIMIZIN BİZE KÜSMEDEN ÖNCE BİZİM DİRENİŞE GEÇMEMİZİ NASİP ETSİN.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
KÜRŞAD50
Gök Kurt
Gök Kurt



Erkek
Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 119
Doğum Tarihi Doğum Tarihi : 12/06/88
Yaş Yaş : 35
Nerden Nerden : NEVŞEHİR
İş-Meslek İş-Meslek : ÖGRENCİ
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 10/02/09

YERE DÜŞMÜŞTÜ Empty
MesajKonu: Geri: YERE DÜŞMÜŞTÜ   YERE DÜŞMÜŞTÜ Icon_minitimePtsi 9 Mart 2009 - 6:11

amin diyerek baslamak istiyorum yorumlarınıza aynen katılıyorum emeginize saglık ama o soysuzzlarada küfür etmeden geçemiyorum tabiki (içimden)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
YERE DÜŞMÜŞTÜ
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» İNEMEYECEĞİN YERE CIKMA
» HİLAL GELDİĞİ YERE TEKRAR VARACAKTIR / DÜNDAR TAŞER

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
UlkuGulu.Hareket-Forum.Net :: Ülkü Gülü Otağı Yazarları :: Arslan Kurtalp'ın Kaleminden-
Buraya geçin: