BEYNİ öldürmekle şartlandırılmış olan ve kanla beslenen terörist, siyasetçi olamaz, siyaset yapamaz.
Devleti yönetenler bu ayırımın bilincinde olmak zorundadırlar.
Terörizmin ne olduğunu çok iyi bilen ve terörle mücadelede uzmanlaşan Mehmet Ağar bile, “Dağda silahla dolaşacaklarına düz ovada siyaset yapsınlar” diyerek, bu hatayı yaptı.
Bir kere, terörist düz ovada yürüyemez bile, ayakları birbirine dolanır.
Teröristi dağdan nasıl indireceksiniz, teröriste nasıl silah bıraktıracaksınız, düz ovada nasıl siyaset yaptıracaksınız?
“Dağdan in” diyeceksiniz, inecek; “silahı bırak” diyeceksiniz, bırakacak; “gel siyaset yap” diyeceksiniz, gelecek!
Öyle mi?
Devleti yönetenler bu kadar saf olmamalı.
“Çözüm için kaçırılmaması gereken tarihi fırsat” sözünün ağızlarda sakız olduğu şu günlerde, 7 askerimizin daha şehit olması, “Kürt sorunu” ile değil nasıl bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu gösterdi.
Olaya “Kürt sorunu” deyip, sayıları 12 milyon olduğu söylenen bütün Kürt vatandaşlarımızı rencide etmeye hakkımız yok.
Ortada bir “terör sorunu” var bu sorun, Öcalan dahil bütün PKK’lıları affetmek gibi yeni “Kürt açılımları” ile çözülemez.
Nitekim PKK’nın sözde lideri Murat Karayılan, Hasan Cemal’e söylediklerinin aksine, geçenlerde bir İngiliz gazetesine “Öcalan serbest bırakılsa bile silah bırakmayacağız” demedi mi?
Şimdi de “Kürt parlamentosu”nun kurulmasını istiyor.
Kürt parlamentosu kurulursa, PKK silah bırakacak mı?
Hayır.
Buna ancak aptallar inanır.
DTP, “İstediklerimiz yapılırsa PKK’ya silah bıraktırırız” diyor.
Birincisi, DTP’nin ne istediği açık ve belli değil.
İkincisi, DTP Türkiye’deki Kürtleri temsil etmiyor.
Üçüncüsü, DTP’nin PKK’ya silah bıraktıracak gücü yok. Yani PKK, DTP’yi takmıyor.
Dördüncüsü, DTP de PKK gibi terörden besleniyor. PKK silah bırakır ve tasfiye olursa, DTP’nin varlık nedeni ortadan kalkar.
Türkiye’nin önünde tek yol var: PKK’yı dize getirmek, silah bırakmaya mecbur bırakmak ve tasfiye etmek...
Uluslar arası konjonktür ve iklim de buna uygun...
Asıl kaçırılmaması gereken “tarihi fırsat” işte budur.
TERÖRİSTE taviz veren ve teslim olan, kaybeder.
PKK ve DTP bunu istiyor.
PKK ve DTP öyle istiyor diye, dağlardaki “Ne mutlu Türküm diyene” sözünü silerseniz, teslimiyet süreci başlar.
Bu sürecin sonu, Türkiye’nin bölünmesidir.
Bölücü terörle 25 yıldır mücadele eden ve binlerce şehit veren Türkiye, vatanı böldürmemek için gerekirse 25 yıl daha mücadele eder, gerekirse binlerce şehit daha verir.
Vatan bir bütündür, bölünemez.