******'ten muhteşem bir ders
>
> Konu azınlıklar. İnönü bir yasa çıkarmaya hazırlanıyor. ******'ün
> huzuruna çıkıyor. Bu muhteşem anekdotu okuyun deriz!
> Bugünlerde "özür diliyoruz" kampanyası ile Türkiye yine bir "azınlık"
> sendromu yaşamaya başladı. İşte bu dönemde ****** ile İnönü arasında
> yaşanan bir olay ders niteliğinde.
> Başbakan İnönü saat 18.00 sularında Florya Köşkü'nde ******'ü ziyaret
> etmiş:
> - Hayırdır İsmet... Habersiz geldin.
> - Paşam, azınlıklar meselesi... Konuyu Meclis'e getireceğiz.. . Ne
> diyorsunuz?
> - İsmet bugün geç oldu... Yarın sabah erkenden gel, konuşalım.
>
> İnönü çıkınca ****** "bütün görevlileri" toplamış:
> - Sadece laleler kalsın... Bahçedeki diğer bütün çiçekleri sökün,
> atın... Derhal.
> İsmet Paşa sabah gelmiş, bahçenin "halini" görmüş ve "görevlilere" sormuş:
> - Ne oldu böyle?
> - Gazi Paşa Hazretleri emrettiler, söktük.
> Başbakan İnönü, Cumhurbaşkanı ******'ün odasına girmiş:
> - Paşam, bahçenin durumu nedir?
> - Azınlıkları söküp attım İsmet.
> İnönü "anladım" dercesine başını öne eğmiş:
> ******:
> - İsmet, ben "Ne Mutlu Türküm Diyene" sözünü boş yere söylemedim....
> Kendini Türk hisseden herkes bu vatanın öz evladı... Ben hayatta
> olduğum sürece bu böyle bilinsin... Ve sakın azınlıklar ile ilgili bir
> kanun çıkarılmasın.