[color=black][color=black]Sonu görünmeyen yolda doğurduğumuz isyan eşliğinde, çilesini sevdiğim, gün ve ay soylu
Ülkü’ye adanan türküler yaratmakta, kömenlerimizi. Oysa her insan, yürüyen bir tabut toprak görünür gözlere de kömenler hasret kalır, his olacağı yiğit yüreklere!
Her tabut toprakta taşır yürek,
Lakin yürek işte(!)
Hâlbuki yiğidin yüreği bir başka olur, bir başka taşınır. Ülkü ağlayanda bir yara olur; bin yürek kanar ve hepsi kaybolur birbirinde.
Aynı yol tutulur Tanrı Dağ’a gidende. Yol kimi zaman kapkara olur, aysız, yıldızsız ve kapkara yüzlerle savaşılır.
Bir yol sonunda…
Bir yol başında iki ufuk hapsolur gözlere. Hasret görünür yol sonunda. Ardına dönüp de bakanda gözler zulüm görür, şahâdet görür.
Oysa Ülkü gibi saftır yüzler. Kimi zaman ay olur, doğar karanlığa, kapkara zamana ve kapkara suratlara inat. Bozkurt seslerinde can bulan marşları, bir başına olduğunda dost edinir.
Ülkü’ye hasret kalmak da olsa ikinci şafakta göreceği, uğrunda şakağından akan kan olsun ister. İkinci şafağa gebe ilk şafakta.
Oysa kömenleri Kutlu Sevda’nın ak otağında yücelmekte soyu. Hürriyet hasreti ile nâm salmakta dünyaya, ağıtlar yakmakta ozanlar kopuzlarının yüreğinde. Lâkin yürekte kan, yürekte hasret, yürekte inat barınmakta. İnadına sevdalara boğulduğumuz hiçe varan zulme, bazen akla hayale gelmeyen küfürler savurmakta yürek. Bazen de kör olur görmez. Sağır olur duymaz. Lâl olur konuşmaz ve azap düşünceleri kemirir beynini…
Irkını bilip görmeyene, duymayana, konuşmayana…
Kanındaki yüceliği hatırlatıyoruz.
Doğu Türkistan’da. Çeçenya’da ve o yüce kanın akıtıldığı topraklarda zulüm varsa, kendine millet diyen üç-beş çapulcu sistem varsa!
Titre!
Kendine gelmeye korkuyorsan,
Hümanizm fiyaskosuna çatıyorsan şanlı savaşlarını,
Kınamaların yetiyorsa kurtarmaya şerefini.
Düşün(!)
Yazılarında Doğu Türkistanlı yiğidin yoldaşlığını yakıştırıyorsan kendine.
Sadece düştüğün acziyete acı.
Oysa Asya’nın bozkır rüzgârıyla yücelen hürriyet türküleri hoyrat gönüllere yâr olmakta.
Kutlu toprağın yiğit efendileri;
Kuşandığınız pusatı çekecek bileğiniz,
Kana bulamadan kınına sokmayacak yüreğiniz karşısında,
Eğiliyor ve toprağa diz vurarak sizi selamlıyoruz.
Tanrı Türk’ü korusun ve yüceltsin.[/color]
[/color]
[b][/b]