Kara Propaganda Ve Ülkücü Hareket

Kara Propaganda Ve Ülkücü Hareket

Kara propaganda,sinsice ve son derece kurnazca tatbik edilen bir propaganda şeklidir.
Tek hedefi vardır gerçekleri çarpıtmak,inançları sarsmak, hedefin etrafına güvensizlik oluşturmak ve hedef aleyhine gerek içerde ve gerekse de dışarıda bir kamuoyu vücuda getirerek buradan hareketle istediği sonuca ulaşmaktır.
Temel amaç, muhatapları psikolojik çöküntüye uğratmaktır.
Kara propagandanın kaynağı daima gizlidir ve plan daima sinsice yürütülür.
Buradan amaç çamur atmak ve izinin kalmasını sağlamak ve hedefte gedikler,yılgınlıklar oluşturmaktır.
Muhataplarda moral çöküntüsü oluşturulması başlıca gayedir.
Hedefin kendisinin yargılanması ve sorgulanması neticede de bağlılık hissinin zayıflatılması sağlanmaya çalışılır.
Ülkücülerin ve Ülkücü Hareketin bu kara propaganda ile mücadelesi 40 yıllık bir meseledir.
Yani bugün yeni çıkmış bir mesele değildir.
Dün Başbuğumuz üzerinden nasıl kara propaganda yapıldıysa,bugünde Liderimiz üzerinden kara propaganda aynen devam etmektedir.
Bugün de yapılan aynıdır.
Liderimiz üzerinden siyaset yapılmakta ve Ülkücü Hareket ve Ülkücüler yıpratılmak istenmektedir.
Amaç Ülkücüleri yeise düşürmektir.
Çünkü biliyorlar ki,mevcut Liderlerin içerisinde Liderimizin kalitesi,devlet adamlığı ve engin görüşleri bunları rahatsız etmektedir.
Çünkü biliyorlar ki,mevcut Liderler içerisinde sadece O emperyalizmi bitirecek güçte ve dirayettedir.
Çünkü biliyorlar ki,bizi her türlü teslimiyetten çekip çıkaracak olan tek Lider Odur.
Ve biliyorlar ki, O Türk Milliyetçiliği davasına ve Türk İslam Ülküsüne inanmış,Başbuğumuzun daima yanında olmuş gerçek bir Dava adamıdır.
Şu an ki Liderler içerisinde fikir sapması olmayan,dün ne dediyse bugünde aynen onu diyen ve dirayetli,donanımlı,tecrübeli olan Lider Odur.
Liderin gitmesi onlara göre çözüm olmalı ki,her türlü oyun,dalavere ve tezgah Onun üzerinden oynanmaktadır.
Arkasında milyonlarca Ülkücü ile dimdik durabilen,kararlı ve inançlı,azimli olan,sözünden hiçbir zaman dönmeyen,tabanından güç ve enerji alan Liderimizdir.
Ülkenin günden güne teslimiyete doğru gittiğini gören,tabanına bunu anlatan ve bunun def edilmesi için bütün vatan sathında birlik ve beraberlik olması gerektiğini gördüğü için,Ülkücü olsun olmasın herkesi Milliyetçi Hareket çatısı altında birleşmeye çağıran Liderimizin niyetini Ülkücüler iyi okumak zorundadırlar.
Gelin canlar Bir Olalım  diyerek herkese açık çağrıda bulunması,şimdiye kadar nerede olursanız olun,artık bir olmanın gerekliliğine inanan ve bütün vatansever, Milliyetçi ve sağ kesime seslenmesi tehlikenin artık büyük boyutlara ulaştığının bir göstergesidir.
Dış güçlerin uzantıları,Soros teşkilatından para alan kodamanlar Kara propagandayı iyi bilirler.
Bugün artık savaşların dolarla,para ile yapıldığı ortadadır.
Ülkelere artık askerler değil dolarlar girmekte,kurumları satın almaktadırlar,insanları köleliğe mahkum etmektedirler.
Yabancı sermaye ve para gelsin de nereden olursa olsun denilmektedir.
Bunlara son verdirecek olan Liderimizin çalışmalarını Kara Propaganda ile önlemek istiyorlar.
Ve 22 temmuz öncesi ortaya konulan oyunları ve iftira kampanyalarını unutmamalıdır Ülkücüler&
Lider,Doktrin,teşkilat asla tartışılamaz ve tartışmaya açtırılmamalıdır.
Her Ülkücü Liderine Biat etmek zorundadır,her söylediğini iyi analiz etmeli,topluma verdiği mesajları iyi analiz etmeli,devlete verdiği mesajları iyi analiz etmeli,teşkilatına ve Ülkücülere verdiği mesajları ve uyarıları iyi analiz etmelidir.
Ülkücü Hareket olarak davamız haktır ve davamızı,fikriyatımızı eleştiremeyenlerin Liderimizin üzerinden Kara Propaganda ile saldırdıklarını her Ülkücü iyi görmelidir.
Ülkücü Hareket 40 yıllık çizgisinde büyük bir dava adamı,Başbuğumuz Alparslan Türkeş gibi bir Lidere ve ona inanan mükemmel bir kadroya sahipti.
Bu muhteşem inanç hareketi bugünde Liderimizin etrafında olan kadrolarla yoluna devam etmektedir.
Ülkücü Hareketin Lideri ve çizgisini iyi tahlil edenler göreceklerdir ki,bu çizgi yapıcıdır,birleştiricidir,uzlaşmacıdır,devlet adamlığı sorumluluğunu gözetici,tezlerimizi ve anti tezlerimizi tahlil edici,yol gösterici ve sorumluluk sahibidir.
Yüce Allahın (C.C) izniyle Ülkücüler Washington'a gitmeden hükümet olacaklardır.
Allah (C.C) Türk Milletini Korusun Ve Yüceltsin.

AKINCI27 demiş ki:

Kara Propaganda Ve Ülkücü Hareket
Kara propaganda,sinsice ve son derece kurnazca tatbik edilen bir propaganda şeklidir.
Tek hedefi vardır gerçekleri çarpıtmak,inançları sarsmak, hedefin etrafına güvensizlik oluşturmak ve hedef aleyhine gerek içerde ve gerekse de dışarıda bir kamuoyu vücuda getirerek buradan hareketle istediği sonuca ulaşmaktır.
Temel amaç, muhatapları psikolojik çöküntüye uğratmaktır..

Yaşadığımız referadum sürecinde kara propagandanın en bayağı,en adi,en pespaye,en rezilini yaşıyoruz dersek yanılmış olmayız sanırım.Dikkat ederseniz anayasa değişikliği referandum sürecinde özellikle cemaat yayın organları tek bir hedefe kilitlenmiş durumdalar.O da ülkücü camia!

Adını,sanını bugüne kadar duymadığımız adamlar,nerden baksanız 30 senedir camianın içinde bulunmayan kişiler 'eski ülkücü' sıfatıyla kamuoyuna sunulan tipler 'evetçi' olarak lanse edilmeye çalışılıyor.Gündemi cemaat ve yandaş-besleme diye tabir ettiğimiz yayın organlarından takip edip ülkücü literatürden bihaber kişilerin bu kara propagandaların tesirinde kalmamaları mümkün değildir.

Kara propaganda kavramı bugünlerde yakından öğrenmemiz,bilmemiz gereken bir olgudur.Bilinmelidir ki bu süreç anayasa referandum oylamasından sonra da acımasızca devam edecektir.

tebrikler akıncı kardeşim
koca bir imparatorluğun anadolu parçasına sıkıştırıldığından bu yana şahaseri uyandırma sevdasıyla yola çıkmış olan bu ülkenin yerel milisleri ülkücü hareket kendi öğretisini popülist politikalara ihtiyaç duymadan bu güne kadar devam ettirmiştir. Milliyetçi Hareket 12 eylül girdabından çıktığında en büyük eksikliğinin maddi sıkıntılar ve eksik kurumsallaşma olduğunu görmüş ama halen bu eksiğini tam anlamıyla giderebilmiş değildir. Bunun sebebi günlük meselelere takılınarak başkalarının çizdiği yol haritalarına farkında olmadan takılınıp kalınmış olmasında aramak gerekmektedir. Bu gün satırlarımızda eleştirdiğimiz kurumlar dün gerekli alt yapı için ellerini kollarını zamanında sıvayarak kendilerine yeni yandaşlar ve bunun sonucundada maddi ve manevi potansiyeller elled etmişlerdir. Bu sayede bizler de hala bu kurumları eleştirmekten öte gitmiyoruz. Bir an evvel kültürel, eğitim, ve sosyal kurumları hayata geçirmek için geç bile kalınmış olsa başarmak zorundayız. Ülkücü hareket bu gün gündemde yerini şerefle koruyan ve kitlelere yeni hedefler verebilecek entellektüel sınıfını oluşturamamıştır. Radyo-tv gibi sesli-görüntülü medyada ses getirecek söylemlerini halka yansıtamamaktadırlar. Bir oturumda kitleleri akılda kalacak sözlerle eyleme geçirtecek yeterlilikte insanımızın azlığı etkisizliğimizin yegane belgesidir. Şu sitede bile bırakın yazmayı okuduğunu bile hissedemediğimiz yüzlerce üyenin tenezzülsüzlüğü ya da ihmalkarlığı hareketimiz adına oldukça buyük bir kusurdur. Verdiğiniz mesajın okuyabilenlerce iyi anlaşılabilmiş olması dileğiyle sizi saygıyla selamlıyor ve eğiliyorum.. Buruk geçen bu günlerimizde bize iyi bir soluk oldunuz.. Allah sizi ve milletimizi korusun kardeşim..