AĞIRLAMA VEYA DÜZ HALAY:
Sivas'ın bellibaşlı sıra oyunlarındandır. Düğün, bayram ve eğlenti mahiyeti başkaca toplantı günlerinin görenekten coşkunluk vesilesi olan Halaylara oyuncu seçimi gayet terbiyeli ve samimi bir idarecilik alışkanlığıyla hallediliverir. Herhangi bir toplantıda Halay çekilme ânı gelince, önce çalgı takımından "Bir halay vurulması" istenir. Teklifi sazcılara ya evsahibi, yahut toplantının baş idarecisi yapar. Toplantı düğün mahiyetinde ise bunu "düğün kâhyası" ister. Hiç kimse gelişigüzel buyrukta bulunamaz, zira davul zurna veya sazın da bir şeref ve erkânı vardır.
Çalgı Halay havasını vurmağa başlayınca, yine düğünün idarecisi hâzıruna (orada hazır bulunanlara) bir Halay çekilmesi teklifinde bulunur. Fakat iyi Halay çekenlerin oyuna kalkıvermelerine bu kadarcık bir rica yetmez. Tevâzuun (alçakgönüllülüğün) istiğnası (gönül tokluğu) baş gösterir ki durumun pısırıklık neticesi olmadığı bir erkân alışkanlığından doğmalığı tez anlaşılır. Evsahibi o sırada naz geçirebileceklerinden bir tanesini kolundan tutup sahaya zorlar. Israr gören delikanlı terbiye iktizâsı (gereği) daha fazla mukavemete kalkışmaz. Nazlanıyor görünmekten kaçınarak kalkar. Her 'nın ölçülü bir kıvamı göze çarpar. Dayatma, yapmacılık gibi kalabalıklara kaçılmaz. Sırıtmayan bir tevâzuun ihtiyatından ağa işi anlar süratle cereyan eder. İlk delikanlı alana çıkınca hâzırundan bazı sesler "Musa'yı da kaldırın" veya "Dayı sen ne duruyon?" gibilerde duruma müdahale ederler. Öte yandan alışkan oyuncular da Halayın nefis ezgisine dayanamazlarsa da, bu zaafı belli etmekten kaçınarak halkın ısrarına riayetk'r görünmek üzere birer ikişer onlar da oyuna kalkarlar. Halaycılar kendi aralarındaki oyunculuk farkını pek'l' müdriktirler. Bu heyecanla "Başçeken"in seçiminde eskaza bir yanlışlık olmuşsa, bu hal bir iki dolanışta kendiliğinden belireceğinden, bizzat başçeken elindeki mendili lâyık olanına devretmekte gecikmez; ya ortalara geçer, yahut da büsbütün diziden ayrılır. Bu hareket bir küçülme değil, bilâkis bir had bilişin saygı gösterisi olur (Öylesine mânalı bir hazırlık sahnesi ki, geleceğin Türk balesinde bilhassa sevimli bir giriş safhası hâlinde yer alabilir.)
Düz halay da denilen Ağırlama Oyunu hep 4 kısım takip eden bir kuruluştadır:
1. Asıl Ağırlama Bölümü,
2. Yanlama (Sıktırma),
3. Tekayak (Oynatma),
4. Hoplatma, ki buna Yeldirme, Tezleme veya Sıçratma da denilir.
Ağırlamanın Figürleri:
Düz Halay'a ağırlama da denilmesi bu oyunun ilk bölümünün adı Ağırlama olmasından teşmilledir (dolayı genişletilmiş, yayılmış). Bölümün dört figürü vardır:
A. Olunduğu yerde yapılan ayak hareketleri,
B. Yürüyüşler,
C. Eğilişler,
D. El bırakmalar.
İlk figürde oyuncular bedenen yanyana ve hilal şeklinde küçük parmaklardan elele kilitleşmiş olarak oyuna başlarlar. Başçekenin bir elinde mendil vardır (Bazan sondaki de dış elinde mendil tutabilir). Musiki, notasında A ile gösterili kısmı çalmaktadır. Çatı altında değil de meydanlıkta Halay çekiliyorsa, sağlar sola ve sollar sağa baş dönerek bir ağızdan süreklice bir "Ala he.....y!" nidası çeker ve akabinde oyuna koyulurlar. Düzhalay'ın ilk figüründe iki defa sağ ve iki defa sol ayağın hareketi esastır. Oyuncuların ayak hareketleri ilk zamanlarda fark edilmez. Ancak, dikkat edilirse musikinin tartımını (ritmini) belirtecek surette hafifçe sağ ve sola sallandıkları hissedilir. Birkaç ölçü sonunda oyun açılmaya başlar.
A/1 kısmının ilk ölçü zamanında vücudun ağırlığı sol ayağa bindirilir. İkinci zamanda sağ ayak -hafif bir diz kırmasıyla- yerden kesilir (8-10 cm. kadar). Üçte tekrar öne doğru yere konulur. Dörtte yine kaldırılır. Beşincide eski yerine konurken vücut ağırlığı sağ ayağa bindirilir. (Halay dizisinin sağa doğru hoş bir sallantı yapışı bu arada dikkati çeker.) Altıncı zamanda sol ayak - sağda olduğu gibi - yerden kesilir. Yedide pençe üzerinde az öne basılır, sekizde tekrar kaldırılır, dokuzda tekrar eski yerine getirirler. Onuncuda vücut ağırlığı sol ayağa biner. Bundan sonra ki hareketler, "vücut sol ayağa bindirilir" cümlesinden sonraki kısmın tekrarlarından ibarettir.
Yürüyüşler:
Bu figürlere çoğu zaman A/2 kısmı çalınırken başlanır. Ölçünün birinci zamanında oyuncular yarım sağa dönerek sağ ayağı bir adım ileri atarlar. İkinci zamanda sol ayak dizden kırılarak arkadan yukarı fırlatılırken, sağ ökçe hafifçe yere vurulur. Üçüncüde yine sol ayak fırlatılış vaziyetinden önceki h'le getirilip sağın ön tarafına basılır. (Sol ökçe sağ ayak ucuna gelecek şekilde). Dördünü de sağ ayak bir diz kırmasıyla arkaya yukarı fırlatılırken, sol ökçe yere vurulur. Beşinci zamanda sağ ayak ileri atılır. Altıda sol gene yukarı fırlatılırken, sağ ökçe vurulur. Yedide sol ayak sağın yanına getirilip hafifçe yere vurur. Sekizde tekrar sol ayak kaldırılarak dokuzda az sola geri konur. Bu esnada oyuncular yarım sola dönüp eski vaziyete gelmiş bulunurlar. Onuncu zamanda vücudun ağırlığı sol ayağa bindirilir (ki böylece -en başta da olduğu gibi- yerinde yapılan ayak hareketlerine geçilmiş demektir).
Yürüyüş figürleri ayak değiştirme suretiyle de yapılır. Birinci zamanın ilk yarısında sağ ayak yarım adım ileri atılır (Oyuncular yarım sağa dönmüşlerdir). Zamanın ikinci yarısında sol ayak pençesi sağ ökçe arkasına getirilir. İkinci zamanın ilk yarısında sol ökçeden kuvvet alan sağ ayak yarım adım daha ileri atılır. İkinci yarısında sol ayak arkaya yukarı fırlatılır. Üçüncü zamanın ilk yarısında sol ayak fırlatılış vaziyetinden getirilip yarım adım ileri atılır. İkinci yarısında yine sağ ayak pençesi sol ökçe arkasına getirilir. Dördüncü zamanın ilk yarısında yine sol ayak -sağ pençeden kuvvet alarak- yarım adım daha ileri atılır ve ikinci yarısında sağ ayak arkadan yukarı fırlatılır. Beşincide yine sağ ayak yarım ileri atılıp, aynı zamanın ikinci yarısında sol pençe sağ ökçe arkasına getirilir. Altıda yine sol pençeden kuvvet alınarak yarım adım daha ileri atılır ve zamanın ikinci yarısında sol ayak arkadan yukarı fırlatılır. Yedide sol ayak sağın yanına getirilip hafifçe yere vurulur. Sekizinci zamanda tekrar kaldırılır. Dokuzuncuda az soldan geriye konur. Onuncu zamanda vücut ağırlığı sol ayağa bindirilmiştir. Bazen yerinde yapılan figürlerde de tartımla (ritimli olarak) ayak değiştirmeleri yapıldığı olur.
Saygı derinliğini düşündüren eğilişler:
Yerinde yapılan figür ve yürüyüş hareketi birkaç defa tekrarlandıktan sonra musiki B/1 kısmına geçer. Ayak vaziyetleri bundan önceki gibidir. Şu şartla ki, oyuncuların öne doğru saygı derinliğine delâlet ediyormuşça bir eğiliş yaptıkları görülür. Kalçadan itibaren gövdeyi imkân nispetinde öne eğmekle yapılan bu figürde A/1 ve A/2'deki hareketler birer defa daha tekrarlanır. Çalgı B/2'ye gelince halaycılar doğrulup A/1'den itibaren oyunu tekrarlamaya başlarlar.
El bırakmalar:
Eğilmelerden sonra yeniden başa dönülünce eller bırakılır. Yerinde ve yürüyüşle yapılan figürler bu defa kol hareketlerinin de katılmasıyla daha zengin bir hal alır. Yürüyüşte ve yerinde yapılan figürlerde geçen el çırpmalar da zenginliğe katılarak düşünülecek olursa, oyunun ne derecelerde çekici bir manzara edindiğini tahminlemek güç olmaz. Eller bırakıldıktan sonraki kol hareketleri ve el çırpmalar şöyle geçer: Yürüyüşlerde sağ ayak ileri atılınca sol kol ona muvâzi olarak öne yukarı, sağ kol da arkaya aşağı hareket ettirilir. Sol ayakta ise sağ kol ileri ve sol geri edilir. Tekrar sağ ayak ileri atılınca, öne yukarı hareket ettirilen sol kol bu sefer geri alınmaz. Sekizinci zamanda sol ayak sağın yanına getirilinceye kadar olduğu vaziyette kalır. Dokuzuncu da sol ayak sola geri alındığı zaman sol kol da ona muvâzi surette hareket ettirilir. Sağ kol aynı aralıkla solu takip ederken oyuncular yarım sola dönerler (yani oyuna başlanıştaki vaziyet meydana gelir). Onuncu zamanda vücut ağırlığı sol ayağa bindirilirken, sağ ayak arkaya fırlatılıp her iki kol çırpmaya hazırlık olarak sağ ve sola açılırlar. Bunu takip eden birinci zamanda sağ ayak solun yanına vurulur ve bu esnada eller birbirine kuvvetlice çarpılır. İkinci zamanda gene sağ ayak bir diz kırmasıyla yerden kesilir ve sol kol, el ayası içerde olarak öne yukarı kaldırılır, (sağ kol aşağıda ve arkadadır). Üçte, sağ ayak az sağdan öne basılırken gövde de hafifçe sağa döndürülür. Dörtte sol ayak yerden kesilip az soldan öne basılır. Altıda gene sol ayak kaldırılır. Yedide eski yerine getirilirken halaycılar yarım sola dönerler (Sol kol hâlâ önden yukarıda, sağ aşağıda ve geridedir. Sekizde sağ ayak bir diz kırmasıyla arkadan yukarı fırlatılır, aynı zamanda kollar el çırpmaya hazırlık olarak karşı karşıya gelmiş bulunurlar. Dokuzda sağ ayak solun yanına vurulur ve bu esnada eller kuvvetle çarpılır. Onuncuda vücut ağırlığı sol ayağa bindirilirken sağ ayak da bir diz kırmasıyla yerden kesilir, tekrar yürüyüşe geçilir.
Yanlama (Sıktırma):
Ağırlama kısmının son figürü olan el bırakmada bir kere de eğilişler yapıldıktan sonra, başçekenin bir işaretiyle musîki Yanlama'ya geçer. Laminör hoş bir makam geçkisiyle domajöre atlar. Ölçü onsekizliktir. Fasıl musikisinde curcuna denilen hoş tartım, taze bir havanın zevkiyle kulakları hoşnut kılar. Ağırlama'da aralıklı duran halaycılar şimdi tokuşabilecek şekilde omuz omuza sokulmuşlardır. Önce küçük parmaklardan oyuncular arasında kenetli kalan eller, bu defa taraklamayla beşer perçinli kilit takışmış durumdadırlar. Ağırlama'dan Yanlama'ya geçişte başçekenin elinde ürperip durmuş olan mendil, oyunun dalgalanan akışı ve musikisi ile pek uzlaşık hâlde bu defa da oyunculuğun timsali hâlinde sallanır. Yanlama'nın dört figürü vardır:
1. Yürüyüşle karışık figür,
2. Geri yaslanma,
3. Elele geliş (Kollar bırakılarak küçük parmaklar takışmışlardır),
4. El bırakma ve çepük çalış.
Oyuncular, omuzlar temasta kalacak surette yanyana sıralanmışlardır. Kol kola geçik olduktan başka, elleri de parmak aralarından taraklanmış vaziyettedir. On sekizlik ölçünün birinci dörtlük süresince sağ ayak uçları belli belirsiz yere vurulurlar. İkinci üç sekizlik zamanda sağ ayak pek az yerden kesilirken, sol diz tartımlı bir kırma yapar (Halay dizisinin dizden yukarı kısmında bu anda güzel bir çöküntü olur). Bunu takip eden dörtlük zamanında yine sağ ayak az bir şey sağdan ileri basılır. İlk ölçünün sonuncu zamanı olan üç sekizlikte sağ diz tartımlı bir kırma yaparken sol ayak dizden kırılarak yerden kesilir. İkinci ölçünün ilk dörtlük zamanında sol ayak sağın yanına getirilip hafifçe yere vurulur. Birlikte olarak da sağ diz doğrultulur (Halay dizisinin bu anda güzel bir yükseliş yaptığı görülür). Bundan sonraki üç sekizlik zamanda sol diz tartımlı bir kırma yaparak, sağ ayak yerden kesilir. Onu takip eden dörtlükte yine biraz sağa ileri basılır. İkinci ölçünün son üç sekizlik zamanında sağ diz kırılırken, sol ayak yerden kaldırılır. Bundan sonraki ölçünün ilk dörtlük zamanında sol ayak ucu bir ayak boyu öne konulurken, sağ diz doğrultulur. Sonraki üç sekizlik zamanda yine sağ diz kırılır, aynı süre içinde sol ayak tekrar kaldırılır. İkinci dörtlük zamanda sol ayak yerine getirilirken, sağ dize de doğrultulur. Ölçünün son üç sekizliğinde sol diz tartımla kırılırken sağ ayak da yerden kesilir. Bundan sonra gelen ölçünün ilk dörtlük zamanında sağ ayak ökçesi solun yanına getirilip yere vurulurken sol diz birlikte doğrultulur. Kalan iki sekizlikte olunduğu yerde durulur. Bunu takip eden dörtlük zamanında yine sağ ayak biraz sağa ileri basılır. Bu figür bir müddet devam eder.
Geri yaslanışlar:
Tarif edilegelen figürün birkaç tekrarından sonra, başçeken ikinci oyuncunun elini aşağı iteler. İkinciden diğerlerine geçen aynı işaret Geri Yaslanma figürünün habercisidir. Halay dizisinin en sondaki oyuncuya dayanarak geri yaslanmasından ibaret olan bu figürde yürüyüş yapılmaz. İlk defa oyuncular, taraklı ellerinden kuvvet alarak bulundukları yerde birbirlerine yaslanırlar (Yaslanış sol omuz üstlerine yapılır. Baştakinin gövde ağırlığı ikincinin sağ kolu üzerindedir. İkinci, kendi yanındakinin sağ koluna yüklenmiştir. Sona kalan hep aynı şekildedir. Cümlesinin dayanağı en son oyuncudur).
Bu figür kez' dört harekette yapılır. Önce oyuncuların yaslanması beş sekizlik bir süre işgal eder. İkinci beş sekizlikte sağa aşağı çökülür. Sonra gelen beş sekizlikte tekrar yaslanış vaziyetine geçilir. Sonra sola aşağı çökülür, bir daha yaslanma vaziyetine geçilir (İlk yaslanış dört harekete dahil değildir.)
Elele geçiş:
Başçekenin arzusuna göre yaslanış figürü birkaç defa tekrarlandıktan sonra oyuncular doğrulur. Eller taraktan bırakılır, kollar açılır ve Ağırlama başlangıcında olduğu gibi küçük parmaklardan takışılır. Ayakların vaziyeti Yanlama'nın ilk figüründeki gibidir. Yanlamanın ilk figürü ile elele gelme vaziyetindeki cephe farkı mühimdir. Halay dizisinin takip edeceği dairenin merkezine ilk figürde oyuncuların sol ayakları geldiği hâlde, bu defa cepheden tam merkeze yöneliktir. Bu figür çok sürmeyip eller bırakılır.
El bırakış:
El bırakmalar yine başçekenin istediği anda yapılır. Oyun Yanlama'nın ilk figüründeki gibi devam eder. Fazladan olarak bunda kol hareketleri ve Çepük Çalmalar vardır. Burada bir noktanın önemle kaydedilmesi gerekiyor. Gerek Yanlama'nın ilk figüründe, gerekse elele gelmelerde ve el bırakmalarda ayak hareketlerini iki şekilde yapan oyuncular görülmektedir. Şekillerden birisi ilk figürde tarif edildi. Şimdi ikincisinin iz'hına geçiyoruz. On ölçünün ilk dörtlük zamanında sağ ayak pençesi hafifçe yere vurulur. İkinci üç sekizlik zamanda yine sağ ayak yerden pek az kesilirken sol diz tartımlı bir kırma yapar. Bundan sonraki dörtlük zamanında sağ ayak biraz öne basıldığı sırada, sol diz doğrultulur. Ölçünün son üç sekizlik zamanında sağ diz güzel bir kırma yapar. Yine o sırada sol ayak yerden kesilir. İkinci ölçünün dörtlük zamanında sol ayak sağın yanına basılır, sağ diz doğrultulur. Gelen üç sekizlik zamanda yine sağ diz kırılırken, sol ayak yerden kesilir. Dörtlükte sol ayak biraz sola geri basılarak sağ diz doğrultulur. İkinci ölçünün sonuncu vuruşu olan üç sekizlikte sol diz kırılır, sağ ayak yerden kesilir. Üçüncü ölçünün ilk dörtlük zamanında sağ ökçe sol ayak yanına alınarak yere vurulurken, sol diz de doğrultulur. Gelen üç sekizlik zaman başında sağ ökçe tekrar vurulur. Her iki vuruşta eller de çırpılır. Sonraki dörtlükte sağ ayak biraz sağa ileri atılır. Üçüncü ölçünün sonuncu zamanı olan üç sekizlikte yine sağ diz kırılırken, sol ayak yerden kesilir. Dördüncü ölçünün ilk dörtlük zamanında sol ayak ucu sağın yanında getirilip hafifçe yere vurulur, bu sırada sağ diz de doğrultulur. Üç sekizlik zamanda yine sağ diz tartımlı bir kırma yapar ve sol ayak kaldırılır. Dörtlükte sol ayak biraz sola geri alınır, sağ diz doğrultulur. Ölçü sonu üç sekizliğinde sol diz kırılır, sağ ayak yerden kesilir. Gelen ölçünün ilk dörtlük ve ikinci zamanı olan üç sekizlikte iki defa ökçe vuruşları ve el çırpışlar yapıldıktan sonra yürüyüşe geçilir ki sıralanışı şu yolda olur.
Ökçe vuruşlarından sonra gelen dörtlük zamanda sağ ayak kısa bir adım sağa ileri atılır. Üç sekizlikte sağ diz tartımlı bir kırma yapar, sol ayak yerden kesilir. Dörtlükte sol ayak kısa bir adım atılırken sağ diz doğrultulur. Gelen üç sekizlikte sol diz kırılırken sağ ayak yerden kesilir. Bundan sonraki dörtlük zamanda sağ ayak az öne basıldığı sırada sol diz de doğrultulur. Sonra, buraya kadar ki hareketler tekrarlanılmak suretiyle oyun devam eder (Kol vaziyetleri Ağırlama'nın el bırakma figüründe olduğu gibidir).
Düzhalay'ın Oynatma'sı (Tek Ayak):
El bırakıştan sonraki figürün bir müddet sürdürülmesinden sonra Oynatma'ya geçilir. Ton değişmez, yine majördür. Fakat, tartımın sakinleştiği görülür. Curcuna'daki dalgalı tartımın bir anda sükunet bulması (ve oyunun çerçevesindeki figürlerin süzgünlüğe yüz tutması) seyirciler üzerinde yeni ve heyecanı mucip bir etki uyandırır. Başçeken, mendili omuza atarak ellerini kalçaya kor. Öbürleri de elleri kalçaya alırlar (Başçeken bazen de mendili elden bırakmaz). Sağ ayaklar önde ve solların ucu sağ ökçe gerisinde olduğu hâlde zamanların her birinde tartımlı birer ayak değiştirme yapılması Oynatma'nın biricik figüründe esastır. Pek nâdiren bazı oyuncuların bu figürü alelâde yürüyüşte, bir sağ ve bir sol ayak değiştirmeleriyle yaptıkları olur. Oyunculardan pek azının da bu figürü "bir ileri bir geri gitmek", yahut daima önde bulunan ayağı sağa ve sola atmak suretiyle yürüttükleri görülür.
Hoplatma:
Oynatma kısmına biraz devam edildikten sonra musiki Hoplatma kısmına geçer. Oynatmaya nispetle musiki bir misli hızlanır, tartım pek canlıdır. Oynatma kısmının iki figürü vardır:
1. Kollar omuzlara atılmak suretiyle ayak fırlatılarak yapılan figür,
2. Kollar bırakıldıktan sonra çepük çalınarak yürütülen figür.
Kadınların sazsız söyleyişi erkeklerinkinden hızlıdır. Düzhalay'ın kadınlarca çekilişi "Yakışır Allar Sana"dan farksızdır. Yalnız, oyun kısmında elleri bırakarak başçekenin arkasından dizi teşkiliyle oyuna yürüyüş halinde devam ederler. Parmak çıtlatarak veya eller kalçaya alınarak yürütülen bu kısımda B'ye gelinince eller yeniden tutuşularak başa geçilir.
ALINTI