ATATÜRK VE İSLAMİYET
“Asıl savaşımız şimdi başlıyor,bunun adı cehalettir.”
Mustafa Kemal ****** Büyük Nutuk sayfa 1241’de aynen şunları demiştir:“Efendiler.Allah birdir ve büyüktür.Kur’an bir kitab-ı Ekmeldir.Cenab-ı Peygamber Hatem-ül Enbiyadır.”
Mustafa Kemal ****** en büyük mücadeleyi Türk insanına İslamiyet’in öğretilmesi ve Türk insanının cehaletten kurtarılması noktasında vermiştir.
23.Şubat.1925 yılında Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı kurulun çabalarıyla Kur’an ve meali basımı için T.B.M.M’nden karar alınmıştır.
******,Kur’an-ı Kerim’in Türkçe’ye çevrilmesini düşünüyor ve böylece Yüce Kitabımızın daha iyi anlaşılacağına inanıyordu.
Ve bu sebeple devrin en önemli din alimlerinin bu konudaki görüşlerine başvurmuştur.
İlk önce yaptığı diğer dillerdeki çevirileri temin etmek ve tek tek incelemek olmuştur.
Bu çevirileri teker teker inceleyen ve üzerlerinde çalışmalar yapan Mustafa Kemal gerçekten din hocalarını dahi hayrete düşüren bir mükemmellikte,çevirideki yapılan hataları tespit etmiştir.
Ve oluşturulan heyet ******’ün yapmış olduğu tespitleri değerlendirerek haklı bulmuştur.
Heyetin gözünden kaçan bu ayrıntıları bulabilecek kadar ******’ün İslam’a ne kadar vakıf bir insan olduğu buradan da sanırım anlaşılmaktadır.
****** getirilen bütün yabancı Kuran tercümeleri inceledikten sonra inanmıştır ki bu tercümelerle bu iş olmayacak,Türkçe’ye kendi alimlerin çevirmesi daha uygun olacaktır.
Bu sebeple de hemen Diyanet İşleri başkanı ve kurulan bir heyetle Kur’an tercümesi ve sağlam bütün hadislerin bir arada toplanacağı bir çalışma yapılması emrini vermiştir.
Bizzat da kendisi bu konuyla yakından ilgilenmiştir.
İsmail Hakkı İzmirli,Mehmet Akif Ersoy çalışmalara başlamışlardır.
Ve daha sonra bizzat Atamızın emriyle hazırlanmaya başlayan rahmetli Elmalı Hamdi Yazır’ın “Hak Dini Kur’an Dili” adlı muhteşem ve hala bugün en sağlam kaynak olarak kullandığımız dev tefsir çalışması vücuda getirilmiştir.
1924 ile 1936 yılları arasında gerçekleştirilen bu çalışma gün Türkiye’nin her tarafına ücretsiz olarak 100.000 adet bastırılarak gönderilmiştir.
Böylece Mustafa Kemal’in İslamiyet’i hurafelerden kurtarma ve sahte hocalardan dinimizi kurtarma konusunda önemli bir adıma imza attığını sanırım görebiliriz.
Buna paralel olarak Diyanetten de kaliteli,aydın ve İslam’a vakıf din adamları yetiştirmeyi de çok önemsediğini söyleyebiliriz.
****** 7 Şubat 1923 yılında Balıkesir’de o muhteşem Cuma Hutbesinde ilk defa hutbeyi Türkçe okuyarak Türk Milletine İslam’ı daha iyi anlama noktasında değer verdiğini göstermiştir.
O camilerin ne kadar önemli bir toplanma ve Milli Birliğe destek mahiyetinde bir konumda olduğunu iyi biliyordu.
Mustafa Kemal ******,Türk Milletinin bir değeridir.
Yıllarca ona iftira,hakaret ve karalama edenlerin nesepleri bellidir.
Onu yıllarca dinsiz göstermeye çalışanlara ve onu kullanarak dinsizlik yapanlara buradan diyoruz ki siz Türk değilsiniz ve Türk olmadığınız gibi de Müslüman da değilsiniz.
Ona sahip çıkmaya,dualarımızda her zaman hatırlamaya ve sonsuza kadar da adını büyük Türk Milletinin kalbinde bir ışık gibi tutmaya çalışmak görevimizdir.
Mekanı Cennet Olsun.