Bugün gerçek bir şey varsa o da artık dünya üzerinde ilerlemiş ve kalkınmış bütün milletler hem milli,hem de modern anlamda bir politikası olan milletlerdir.
Eğer bir ülke ne kadar müreffeh ise bunda hiç şüphesiz eğitime verdiği önemin katkısı inkar edilemez.
Bir ülkenin eğitime gereken önemi vermeden çağ atlaması mümkün değildir.
Türkiye olarak da kesinlikle Milli Eğitime önem vermediğimiz müddetçe ülke olarak da ilerleyebilmemiz mümkün görünmemektedir.
Eğitim insana yapılan yatırımdır.
Eğitimin önemi ve değeri her geçen gün daha da artmaktadır.
Sosyal bir gerçek olan eğitim,kesinlikle milli olmalıdır,milliyetçi bakışla şekillenmelidir,mukaddesatçı ve çağdaş normları ihtiva ederek bunları sentezlemelidir.
Eğitim asla bölge,siyasi mezhep ayrımcılığına yaslanmamalı,Türk İslam Kültürüne ve çağdaş normlara yaslanmalıdır.
Milli olmadan evrensel olunamayacağı ortadadır.
Tarım toplumundan,sanayi toplumuna geçmek hedefi olan bir ülkede eğitime en öncelikli mesele olarak bakmak gereklidir.
Bu sebeple Ülkücü Hareketin eğitimi birinci öncelikli mesele olarak alması kaçınılmazdır. Ülkücü Hareketin eğitim anlayışı gerçeklilik ilkesine dayanır.
Ülkücü Hareketin eğitim anlayışına göre Türk Gençliği,Milli Tarihine,Milli Kültür ve Medeniyetine,Milli Ve Manevi değerlerine,Devletine ve Milletine bağlı,Ahlaklı ve Şahsiyetçi,Türklüğe ve Müslümanlığa bağlı,Çağdaş olabilmeyi başaran bir konumda olmalıdır.
Ülkücü hareketin hedefi işte budur.
Ülkücü Hareketin eğitim anlayışına göre fırsat eşitliği mutlaka sağlanması gereken en önemli hususlardan birsidir.
Fakir ve yetenekli çocuklara imkanların sağlanması hedefidir.
Kız çocuklarının okuma oranlarının yükseltilmesi hedefidir.
Köylerdeki eğitimin kalitesinin arttırılması hedefidir.
Ders araç ve gereçlerinin tamamlanması hedefidir.
İlköğretim,orta ve Yüksekokulda adaletli ve dengeli bir dağılımın gerçekleştirilmesi hedefidir.
Gençler üniversite kapılarında bekletilmeyecek, ilköğretim ve orta öğretim kademesindeki yönlendirme çerçevesinde ve yetenekleri ölçüsünde istedikleri bölümde yüksek öğretime devam etme imkânına kavuşacaklardır.
Üniversite öğrencilerinin beklentileri doğrultusunda sorunlarına çözüm bulunması amacıyla okul yönetimi, öğretim elemanı ve öğrenci arasındaki diyaloğu sağlayacak mekanizmalar geliştirilecektir.
Orta öğretim ve yüksek öğretimde okuyan gençlerin burs ve kredi imkânları artırılacak, yeni öğrenci yurtları yapılarak barınma ihtiyaçları karşılanacaktır.
Yurtlar, bilgisayar ve internet kullanımının ve sosyal faaliyetlerin gerçekleştirilebileceği çağdaş mekânlar hâline getirilecektir.
Engelli gençlerin eğitim alanları genişletilecek, eğitimlerini sürdürebilmeleri için gerekli eğitim alt yapısı ve teknolojik imkânlar artırılacaktır.
Bu kesimin, eğitimlerine normal olarak devam edebilmeleri için fizikî ve sosyal çevrenin oluşturduğu engeller ortadan kaldırılacaktır.
Gençliğe yapılacak yatırımı, Türkiye'nin geleceğine yapılmış en önemli yatırım olarak görmekteyiz.
Gençlerin eğitim, sağlık, istihdam, sosyal güvenlik ve serbest zamanlarının değerlendirilmesiyle ilgili sorunları çözüme kavuşturulacaktır.
Gençlerin fırsat eşitliği çerçevesinde eğitim imkânlarından yararlanmaları sağlanarak eğitim düzeyi yükseltilecek ve aldıkları eğitimin onları çağın yeni şartlarına hazırlamasına özel bir önem verilecektir.
Orta öğretimi tamamlayan gençlerin meslek sahibi olmaları, iyi derecede yabancı dil bilmeleri ve bilgisayar kullanmaları sağlanacaktır.
İlköğretim ilk sınıfından itibaren yönlendirme/yöneltme, diğer bir ayağı meslek okullarını cazip ve istenilen hale getirme, bir başka ayağı okulları başarılı olmaya teşvik ve tam kapasite çalışmalarını sağlama, bir diğer ayağı da öğretim üyeliğini cazip hale getirerek ihtiyacı kısa zamanda karşılama ve mevcut üniversitelerin de eksikliğini gidererek verimli ve tam kapasite çalışmalarının önünü açılacaktır.
Okul öncesi eğitim yaygınlaştırılacak, ilk aşamada ana sınıfı dahil edilerek zorunlu temel eğitim süresi 9 yıla çıkarılacak ve uzun vadede gerekli alt yapı oluşturularak zorunlu temel eğitimin süresi 12 yıla yükseltilecektir.
İlköğretimde bilgisayar destekli “rehberlik” yoluyla öğrenciyi tanıma teknikleri geliştirilecek ve yetenek ağırlıklı değerlendirme yöntemleriyle etkin bir yönlendirme yapılacak, altıncı ve yedinci sınıftan itibaren de kabiliyetlerin ortaya çıkarılmasına ve mesleğe yönlendirmeye yardımcı olması amacıyla seçmeli derslere ağırlık verilecektir.
Öğrencilere en az bir yabancı dilin iyi bir şekilde öğretilmesinin alt yapısı oluşturulacak ve yabancı dille eğitime son verilecektir.
Ülkemizde herkesi doğrudan ilgilendiren ve ailelerin büyük paralarla harcadığı önemli imtihanlardan birisi olan ÖSS konusunda Ülkücü Hareketin bu sınavı kaldıracak makul ve olabilir çözümü "Eğitim Strateji Raporu" ile ortaya konmuştur. "Herkese Sınavsız Yükseköğretim"
Bilindiği üzere ÖSS’ye girenlerin üçte ikisi dışarıda kalmaktadır.
YÖK Yasası'nın bilgi ve birikimi olan kurum ve kişilerin katkılarıyla hazırlanması gerekmektedir.
Ülkücü Hareket "Yükseköğretim Şurası" toplanmasını savunmaktadır.
Bilgi ve birikime değer verilmeli; üniversitelerin, siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının katılımı sağlanmalı, Şura'da "ortak akıl" devreye konularak çözüm üretilmeli ve "çorbada herkesin tuzunun olması" yöntemi benimsenmelidir.
Yükseköğretim; sistem bütünlüğü içinde yeniden ele alınmalıdır.
"Herkese Sınavsız Yükseköğretim" yolu mutlaka Ülkücü Hareketin öncelikli gündem maddesi olacaktır.
Ülkücü Hareketin iktidarında Dershanelerin özel okullara dönüşmesi teşvik edilecek,
Ülkücü Hareketin iktidarında İlköğretim 6’ncı sınıftan itibaren ‘Kuran-ı Kerimi Okuma ve Anlama’, ‘İlmihal Bilgileri’ ve ‘Peygamberin Hayatı’ gibi dersler seçmeli olarak okutulacak. Böylece milli birlik ve bütünlüğün yanı sıra vatandaş ve devlet arasında yakınlaşma ile ön yargıların giderilmesi de sağlanacak.
Ülkücü Hareketin iktidarında Türklüğün ve İslam’ın değerlerini yaşayan ve yaşatan önder şahsiyetlerin (Hacı Bektaş-ı Veli, Mevlana, Hoca Ahmet Yesevi, Hacı Bayram Veli ve Yunus Emre gibi) hayatı ve felsefeleri, okullarda seçmeli ders olarak okutulacak.
Ülkücü Hareketin iktidarında Üstün zekalı ve üstün yetenekli öğrenciler özel imkanlara kavuşturulacak.
Ülkücü Hareketin iktidarında Zorunlu temel eğitim süresi 12 yıla çıkacaktır.