AZİZ TÜRK MİLLETİ
(Temmuz 1993 MAYA DERGİSİNDEKI DEMEÇ)
1980 öncesi
Ülkemizde insanlar sağcı ve solcu olarak ikiye ayrılmak isteniyor. Komünistler, Bazen ******çülüğü, bazen insan haklarını, bazen ezilen kesimin dertlerini kendilerine kılıf yapmak suretiyle saldırılarını her cephede ve her zeminde sürdürüyor.
İnsanlar ölüyor sakatlanıyor.
MHP gür sesiyle o dönemde ortaya çıkıyor. "Biz ne sağcıyız ne solcuyuz, Türk Milletiyiz. ancak halkın anladığı manada sağcı olabiliriz. Bu ülkeyi kamplara bölmeyîn bize kulak verin bu kavga sağ-sol kavgası değil, bir dış saldırıdır. Demokratik rejimi ortadan kaldırmak ülkeyi parçalamak istiyorlar" diyordu.
O kara dönemde bazı kesimler buna kulak asmıyor, peşin bir şartlanmışlıkla MHP'yi karalıyordu.
12 Eylül 1980...
Türk Ordusu MHP'nin yıllarca savunduğu fikirleri gerekçe yaparak yönetime el koyuyor.
Ancak Kenan Evren ve General arkadaşları milliyetçileri hedef alıyor.
Cezaevindeyken Sayın Türkeş Evren'e mektup yazıyor. "Milliyetçileri hedef alırsanız ülkenin milli bentlerini yıkar, milli reflekslerini öldürürsünüz." diyor.
Evren bu çağrıyı anlamıyor. Yoluna devam ediyor.
Şimdi 1993 yılındayız.
Ülkenin bütünlüğü tehlikede.
Her gün vatandaşlarımız ölüyor, polisimiz, askerimiz de şehit ediliyor.
Türk-Kürt ayırımı yapılıyor.
Sünni-Alevi çatışması körükleniyor.
Yine insanlar ölüyor, sakatlanıyor, gözyaşı bitmiyor.
Usul, eski usul: "Parçala-Birbirine vurdur kırdır."
Ve; 1980 öncesinin bütün melanetleri şu veya bu kisve altında ülkemizi hedef almaya, ülkemizi karıştırmaya, bölmeye parçalamaya devam ediyor. Peki dün öcü gösterilen MHP şimdi ne yapıyor.
Mecliste MHP şimdi ne yapıyor?
Dün, MHP'ye karşı insafsız ve haksız mücadele edenlerin özür dilemesi gerekirken, böyle bir gerekliliği bile elinin tersi ile itip MHP ne diyor?
"Türkiye'nin dışında Türkler var, bunlarla Türkiye ilgilenmelidir" mücadelesini verirken, ayıplanan, suçlu görülen, cezaevlerine konan, Turancı diye horlanan MHP bugün herkesin Türk Cumhuriyetleri ile ilgilenmesini, hatta az ilgilenildi diye hükümete ve bazı çevrelere yüklenilmesini sevinçle karşılarken böbürlenmeyi bile doğru bulmayan vakan ile MHP ne diyor?
Evet MHP şunları söylüyor:
1 - Biz geleceği 50 yıl öncesinden yakalamasını bilen bir siyasi kadroyuz. Geniş ufuklu ve gelişmeciyiz. Gelişmecilik savunduğumuz 9 Işıkın bir maddesidir. Gelişmecilikte geleceği yakalayan biziz. Türkiye'yi Türk dünyasını barış içerisinde çağlar üzerinden sıçratacak olan kadro bizde var.
2 - Bölücülük yangınım biz söndürürüz anarşiyi, asayişsizliği biz yok ederiz. Çünkü MHP' liler Türkiye'nin, büyük Türk Milletinin kara sevdalılarıdır.
3 - Türk dünyasının demokratik bir ortamda barış içerisinde bağımsız yaşamasını biz temin ederiz. Türk Birliğini biz kurarız.
4 - Ekonomik kalkınma ve gelişme Türk milletinin müşterek fedakarlığı ile mümkün olabilir. Her kesimin eşit şekilde fedakarlık yaptığı yapıp çok çalıştığı bir sistem bizi kalkındırabilir. Bu sistemin temel unsurları, özel sektör, devlet sektörü ve millet sektörüdür. Bu üç sektörün uyum içerisinde uygun teşviklerle harekete geçirilmesi milletimizin tümünü hızlı bir çalışma ve kalkınma seferberliğine sokacaktır. MHP bundan yanadır.
5 - Devlet ekonomik bakımdan küçülmeli ancak her şeyi kontrol edebilen bir yapıya kavuşturulmalı ve güçlenmelidir. Güçlü devlet yeni bir yapılanma ile ve imanlı, inançlı kadrolarını donatılması ile gerçekleşir. Bunu yapacak olan MHP'dir.
6 - Ülkenin diğer bütün sorunları yeni bir ruhla, Türk-İslam ülküsünün verdiği ateşle, güçle çözülebilir. Her sorun bu ülkenin bu milletinin karasevdalıları olan MHP'ye Ülkücü kadrolarla hal olabilir.
Evet MHP böyle diyor ve bu kutsal yolla vatandaşlarını çağırıyor.
MHP dün TBMM'de ne yaptı?
T.C'nin 50'nci hükümetine güven oyu verdi mi?
Evet verdi.
Çünkü, MHP ülkesini seviyor, milletini seviyor ve MHP'nin varlığını her şey için teminat sayıyor.
Güven oyu vermemiz bu hükümetin icraatlarına ortak olmak demek değildir. Zaten bu hukuken ve fiilen de mümkün değildir.
MHP niçin güven oyu verdi.
- Türkiye'de İktidar-Muhalefet ilişkileri hep bir çıkmaz yol getirmiştir.
iktidar, Muhalefetin her dediğine hayır derken,
Muhalefette iktidarın her yaptığına yanlış demiştir. İlkel bir demokratik anlayış her dönemde hakim olmuş ve bunun zararını da ihtilal ve olağanüstü dönemlerde başta MHP'liler olmak üzere milletimiz çekmişler.
MHP yeni bir demokratik anlayış, doğru olan bir demokratik kültürün oluşmasını arzulamaktadır.
Onun için bu hükümete bir şans, bir kredi vermek istemekte ve bu demokratik kültürün oluşmasını arzulamaktadır.
- Türkiye bugün adı konmamış sinsi bir savaşla karşı karşıyadır.
Yetkililer ve hükümetler telaffuz etmekten imtina ediyorlarsa da gerçekten ülkemiz bugün savaş içerisindedir.
Böyle bir dönemde güvenoyu alamamış yada az farkla güven oyu almış, bir hükümet varlığı yeni bir istikrarsız bir dönem demektir.
8. Cumhurbaşkanı merhum Özal'ın aramızdan ayrılmasından sonra doğan boşluğu ve boşluk içerisinde Türkiye'nin iç ve dış meselelerindeki menfilikler dikkate alındığında yeni bir istikrarsız dönemin neleri doğuracağını belirtmek zor değildir.
Onun için MHP güven oyu vermiştir. Ancak terörün önlenmesi konusunda MHP'nin kanun teklifî ve önerilerinin bu dönemde dikkate alınmasını talep ediyoruz.
- Azerbaycan'da meydana gelen son olaylar Türk dünyasının geleceği açısından çok menfi gelişmelerdir. Azerbaycan'da seçimle başa gelenlerin tekrar yetki sahibi olması ciddi çalışmalar gerektirmektedir. MHP bu çalışmalara yardımcı olmak için hükümete güven oyu vermekte ve Türkiye'ye ile Türk dünyasını kilit Cumhuriyeti Azerbaycan'da tekrar demokrasinin hakim olmasında hükümetin gerekeni yapmasını beklemektedir.
Yeni bir sayfayı biz MHP olarak kabul ediyoruz. Biz MHP zaten itişip, didişip, kör dövüşten yana değiliz. Biz MHP olarak olağanüstü yönetimlerden, ihtilallerden de yana değiliz.
Her yeni sayfayı yeni bir umut olarak görmekteyiz. Ancak bekleme süremiz uzun değildir.
MHP, bu ve buna benzer birçok sebepten dolayı bu hükümete güven oyu vermiştir.
Ancak MHP yeni muhalefet anlayışıyla hükümeti adım adım izleyecektir, uyaracaktır. Hükümet üyeleri hakkında verilecek gen sorularda çok hassas davranacaktır. Kadrolaşmalarda partizanca ve mezhep farklılığını öne alan bakanlara yolsuzluklar içerisinde görünenler asla taviz vermeyecek, bunların bakanlıktan düşmeleri için ne gerekirse yapacaktır.
Aziz Milletimiz,
Değerli dava arkadaşlarım,
Türkiye bugün her dönemden daha çok birliğe ve dostluğa ihtiyacı vardır. Ayrılık tohumları ekenlere karşı hassa solalım. Birlik, beraberlik, sabır, hoşgörü, sevgi ve kardeşlikten yana olalım.
Kutsal davamızı ileri götürmek için canla başla çalışalım.
Allah yardımcımız olsun.
Allah bütün Türkleri korusun ve yüceltsin.
Milliyetçi Hareket Partisi
Yürütme Kurulu Adına
Genel Başkan Alparslan TÜRKEŞ